Diyetisyen Merve Gürsel
Günümüzde, stres ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları giderek yaygınlaşmaktadır. Ancak, sağlıklı yaşam tarzının temel taşları olan dengeli beslenme ve stres yönetimi, bu olumsuz etkileri önlemek adına büyük önem taşır. Beslenme alışkanlıklarımızın yanı sıra uyku düzeni, fiziksel aktivite ve stres seviyeleri, genel sağlığımızı etkileyen kritik faktörlerdir. Bu nedenle, bir diyet programı oluştururken ve sağlıkta dönüşüm hedeflerine yönelirken, tüm bu unsurları göz önünde bulundurmak hayati bir adımdır.
Sağlıksız beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi ve sağlıklı beslenmenin geliştirilmesi dengeli bir yaşam tarzının temel bileşenleridir. Ancak mesele sadece daha az yemek ya da belirli bir yiyecek türünü tüketmek değildir. Nasıl yediğiniz, tükettiğiniz gıdaların çeşitliliği, tıbbi durumunuz, uyku süreniz, egzersiz alışkanlıklarınız ve stres düzeyiniz gibi faktörler de kilo yönetimi ve genel sağlık üzerinde önemli bir rol oynar. Bu nedenle bir diyet planı tasarlarken veya sağlıkta dönüşüm yolculuğuna çıkarken tüm bu hususları dikkate almak çok önemlidir.
Önerilen egzersiz programıyla birlikte sağlıklı beslenme desteklenerek çocuk ve ergenlerde kilo alımı önlenebilir. Ancak mükemmel bir diyet programı ve egzersiz rejimiyle bile aşırı stres, kaygı ve gerginlik vücudun işleyişini bozabilir ve istenmeyen reaksiyonlara neden olabilir. Bu duygusal durumlar uyku bozukluklarına, zayıf sindirime, yetersiz emilime ve sonuçta hücresel hasara ve vücutta olumsuz değişikliklere yol açabilir. Optimal sağlık sonuçlarına ulaşmak için diyet ve egzersiz çabalarının yanı sıra stres yönetimini de ele almak gerekir.
Stresi etkili bir şekilde yönetmek için fiziksel egzersiz, nefes alma ve rahatlama egzersizleri, uyku, sağlıklı ve dengeli beslenme gibi çeşitli baş etme stratejileri kullanılabilir. Meditasyon, yoga gibi yöntemlerle stresin azaltılması ve kontrol altına alınması, sağlıklı uyku düzeninin oluşturulması da strese bağlı sağlık sorunlarıyla mücadelede çok önemlidir. Stresin tetiklediği yaygın bir zihinsel sağlık durumu olan kaygı, istemsiz kaygı, korku ve huzursuzluk olarak ortaya çıkabilir ve panik ataklara, konsantrasyon sorunlarına ve uykusuzluğa yol açabilir. Bu nedenle, benimsediğiniz diyet ve egzersiz programlarından bağımsız olarak, sağlıklı bir vücut ve zihni korumak için stres yönetimi tekniklerini günlük rutininize dahil etmek çok önemlidir.
Kompleks karbonhidratlar endorfin sentezini etkileyerek stresin azaltılmasında önemli rol oynarlar. Sebzeler, meyveler, baklagiller ve tahıllar gibi karmaşık karbonhidratların tüketilmesi, adrenalin hormonlarının normalleşmesine ve stres yönetimi için gerekli olan kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olabilir. Stres zamanlarında vücutta su tutulması artar ve mevsim sebzeleri, meyveler, baklagiller ve tahıllar gibi kompleks karbonhidratlar açısından zengin gıdaların tüketilmesi daha da önemli hale gelir.
C vitamini, kandaki kortizol seviyesini düşürerek stresi azaltmaya yardımcı olabilecek başka bir temel besindir. C vitamini açısından zengin besinler arasında portakal, kırmızı lahana, karnabahar ve brokoli bulunur. C vitamini emilimini en üst düzeye çıkarmak için, bu gıdaların çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmesi tavsiye edilir, çünkü uzun süre yüksek sıcaklıklara maruz kalan gıdalar besin değerlerinin bir kısmını kaybeder. C vitamini açısından zengin diğer bazı gıdalar şunlardır: Çilekler, Kivi, Biber, Guava, Papaya bu yiyecekleri diyet programınıza dahil etmek, stresle mücadelede doğal ve etkili bir yol sağlayabilir.
Omega-3 yağ asitleri genel sağlığı korumak için gereklidir ve stresi azalttığı bulunmuştur. Vücut omega-3 yağ asitlerini sentezleyemediği için bunların diyet veya takviye yoluyla elde edilmesi gerekir. DHA ve EPA gibi omega-3 yağ asitleri açısından zengin gıdalar arasında somon, sardalya ve ton balığı gibi yağlı balıklar bulunur. Chia tohumları, omega-3 yağ asitlerinin, özellikle de bu besin maddesinin bitki bazlı bir formu olan alfa-linolenik asitin mükemmel bir kaynağıdır. Omega-3 açısından zengin gıdaları günlük beslenmenize dahil ederek beyninizin ve kardiyovasküler sisteminizin sağlığını desteklerken aynı zamanda stresi de azaltabilirsiniz.
Bahsedilen besinleri içeren bir stres azaltma diyeti uygulamak istiyorsanız, beslenme ve diyet uzmanı Merve Gürsel sizin için en uygun planı oluşturabilir. Merve Gürsel, kompleks karbonhidratlar, C vitamini, ve omega-3 yağ asitleri gibi besinlerin doğru oranlarda ve doğru şekilde tüketilmesi konusunda uzmanlaşmıştır. Sağlıklı beslenme alışkanlıklarıyla stresi azaltarak daha dengeli bir yaşam sürmek için Merve Gürsel ile iletişime geçebilirsiniz.
Stres seviyesi, belirli yiyecek ve içeceklerin, özellikle de kafein ve diğer uyarıcıları içerenlerin tüketiminden önemli ölçüde etkilenebilir. Çay, kahve ve alkolsüz içeceklerde yaygın olarak bulunan kafeinin, uyarıcı görevi görerek stresle başa çıkma yeteneğimizi azalttığı gösterilmiştir . Hafif stres bazı kişiler için motivasyon kaynağı olabilirken, yağlar ve kafein gibi gıda maddelerinin varlığı stresi şiddetlendirebilir. Ek olarak, uyarıcı yüklü yiyecek ve içeceklerin uyku kalitesinin azalmasıyla bağlantılı olduğu ve bunun da stresin artmasına neden olduğu görülmüştür. Stres ve depresyonun olumsuz etkilerinden kaçınmak için günlük kafein tüketimini iki fincandan fazla olmayacak şekilde sınırlamak önemlidir.
Yüksek şekerli gıdalar da artan stres seviyelerine katkıda bulunabilir. Stres altındayken vücut "savaş ya da kaç" durumuna hazırlanmak için hızlı bir enerji kaynağına ihtiyaç duyar. Sonuç olarak, birçok insan stresli hissettiğinde sağlıksız, yüksek yağlı, yüksek şekerli gıdalara yönelmektedir. Şekerli gıdaların tüketilmesi, hızla artan kan şekerini dengeleyen kortizol düzeylerinde artışa neden olur. Bu durum uyku sorunlarına, ek strese ve daha şekerli yiyeceklere karşı sürekli bir istek oluşmasına neden olur. Aşırı şeker tüketiminden kaçınıldığında dopamin seviyeleri yüksek kalır, şeker toleransı artar ve stres seviyeleri üzerindeki olumsuz etki azalır.
İşlenmiş ve kızartılmış gıdalar, artan stres seviyesiyle ilişkilendirilen başka bir gıda kategorisidir. Araştırmalar işlenmiş yiyecek ve içecek tüketiminin obezite ve diğer sağlık sorunlarına katkıda bulunduğunu göstermiştir. Bu zararlı gıdalara örnek olarak işlenmiş et, kızarmış gıdalar, rafine tahıllar, şekerler, hamur işleri ve yüksek yağlı süt ürünleri gösterilebilir. Dr. Huiping Li'ye göre, işlenmiş gıdalar rahatlık ve lezzet için tasarlanmıştır, ancak sonuçta kişinin beslenme kalitesini düşürerek potansiyel olarak stresi şiddetlendirmektedir. Kaçınılması gereken bazı özel öğeler arasında kızarmış yiyecekler, işlenmiş etler, rafine tuz, gıda katkı maddeleri ve genetiği değiştirilmiş bileşenler yer alır. Yiyecek seçimlerimize dikkat ederek ve stres yaratan bu yiyeceklerden kaçınarak stres seviyemizi ve genel sağlığımızı daha iyi yönetebiliriz.
Sağlıklı yaşam tarzını benimsemek, sadece doğru beslenme alışkanlıklarıyla sınırlı değildir. Aynı zamanda stres yönetimi, fiziksel aktivite ve uyku düzeni gibi diğer faktörleri de içerir. Bu unsurların dengeli bir şekilde bir araya gelmesi, optimal sağlık ve zindelik için elzemdir. Beslenme uzmanı Merve Gürsel'in rehberliğinde, kompleks karbonhidratlar, C vitamini ve omega-3 yağ asitleri gibi temel besinleri doğru şekilde tüketerek, stresi azaltan bir diyet programı oluşturabilirsiniz. Bu sayede, hem bedeniniz hem de zihniniz için sağlıklı bir denge sağlayarak, daha dengeli ve mutlu bir yaşamın kapılarını aralayabilirsiniz.